579 yılda ince ince inşa edilen, Gotik mimarinin belki de en çizgi üstü katedralinin merkezde olduğu; sağa sola, 15. yüzyıla, 2026’ya; geçmişe ve geleceğe dairesel hareketlerle uzanan o şehirdeyim. Bugünkü anlamında olmasa da sergileme kültürünün de bir örneği sayılabilecek ilk alışveriş merkezlerinden birinin yükseldiği, tekstilden otomotive, malzemeden üsluba tasarım sözlüklerinin yazıldığı, görkemi üzerine yerli yerinde oturtmasından mütevellit, mütevazı o kuzey mahalinde. Çağdaş dönemi anlamak ve geleceği tasarlamak için dünyanın ihtiyacı olan formül tasarımın tarihini bilmek ve tanıtmaksa doğru yerde, Milano’dayım.Tasarımcı değil tasarım meraklısı sayılabilecek bir noktadan Milano’daki ilk tasarım haftası ziyaretimi anımsıyorum. 2015 Expo ziyaretimle arasında bir yıl kadar var. 2015 sonrasında diğer Avrupa şehirlerindeki tasarım haftaları arasında artan süksesiyle yoluna devam ettiğini, şişirildiğini ya da ticarileştiğini söylemek sıkı bir takipçi ya da tasarım profesyoneli için mümkün olsa da bir gözlemcinin olduğu yerden başka açılar bulmak mümkün. İçine işlemiş; miras ve icra becerisi tasarımı üzerine giymiş bir şehir Milano. Bir başka deyişle şehrin kültürel mirasının önemli bir kaynağını oluşturan tasarım, tarihsel olarak yaratıcılığın ve kültürel çeşitliliğin sözlük anlamı kabul edilince şehirde doğal olarak kendini ifade etmenin en güçlü araçlarından biri haline gelmiş. Gelişme döneminde dışarıyla her etkileşiminde katman katman kendini keşfetmiş ve özgünlüğüne kavuşmuş toplulukları barındıran ve bu toplulukların işlediği bu şehir, bu sebeple bugün ne olursa olsun bağlantı kurmak üzere elzem bir durak, başvurulacak formülün kendisi.&nbsp;Bu ay Soli Journal’ın ikinci yarısında gözlükleri ve bakış açılarını biraz değiştiriyor, iki tasarımcıyla şehirleri Milano’da buluşuyoruz. Şehrin sergileme kültürünü, kapalı kapıları arkasında sergilemek değil yaşamak için; bir nevi yaratma içgüdüsüyle tasarlanan alanlarını, her yıl ajandalarımıza nisan ayından giriş yapmasının önemli sebebi Milano Tasarım Haftası’nı konuşuyoruz. Utkan’la ayaküstü tasarım haftasına ve şehrin tasarım mahalleleri üzerine laflıyor, Derin’le mahallesi Porto Venezia üzerinden şehrin katmanlarından birini masaya döküp tartışıyoruz. Derin’in fihristini, Utkan’ın ajandasını çantaya atıyoruz. Yola çıktık bile.Eşlikçi <a fr-original-style="" href="https://www.mixcloud.com/Radio80K/keep-on-keepin-on-100823/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Keep on Keepin' On</a>Elif

Seyahat ve kültür yayını SOLİ, şehirleri ve içindeki farklı kültürel toplulukları araştırmak üzere mahallelere ve mahallelilerin hikâyelerine odaklanıyor. 

Soli, mahallenin esnaflarının, binalarının, sokaklarının, insanlarının hikâyesini anlatıyor.

Soli

Porto Venezia’dan on bir adım ileri, 579 yıl geri, heybetli kapılardan içeri girince hemen solda. Soli Journal’ın ikinci yarısında iki tasarımcıyla şehirleri Milano’da, genius loci’nin peşindeyiz.

04.24 Journal: Milano Tasarım Haftası şerefine

İstanbul ve ziyaret etmeyi pek sevdiğimiz şehirlerden kıyıda köşede kalmış ya da kaçırmak istemediğimiz etkinlikler; kültür sanat, yeme içme ve ağırlama sektörlerinden gelişmeler, büyük şehirlerde olup bitenlere dair kimi zaman kulağa su kaçıran kimi zaman da düşündüren ve umut veren haberler, mahalleli esnaflarla ayaküstü sohbetler, semt semt, bölge bölge elimizin altında olsun istediğimiz adreslerin yer aldığı fihristler her ayın başında Soli Journal’da.Ne yapsak? Bu ay Soli Journal’da İstanbul’da ve şehrin biraz güneyinde kültür sanat etkinliklerine, Milano’da Tasarım Haftası'na odaklanıyoruz. “Yazdan önce son çıkış”; kapalı alanlarda vakit geçirme hevesimizin son demlerini yaşıyoruz. Londra, Bristol, Tiflis, Cully ve Milano’ya uğruyor, Venedik Bienali’ni ve baharı festivallerle açmaya hazırlanıyoruz. Cappadox'un gelişine ayrı bi' seviniyoruz.Neler oluyor? İstanbul’da belediye, kültür sanata dair son beş yıldır neler yapmıştı? Büyük şehirlerde yaya güvenliği nasıl sağlanabilir? Mahallede eski-yeni dükkanlar, aralarında nasıl işbirlikleri geliştirebilir? Bir mahalle, galeriler tarafından mesken bellenirse neler olur? İstanbul, Londra, Ayvalık, New York’tan haberler, açılışlar ve dahası.Başka başka:&nbsp;Baharın gelişini kutlamaya devam ediyoruz. Pek sevgili mahalle pub’ımız ve listening bar’ımız taproomx’in SOMX’i, 8 Mayıs’ta Mikkeller Beer Celebration Copenhagen’a katılıyor. Programlarına dahil etmek isteyenlere duyurulur. Gün geçmiyor ki İstanbul’da emlak krizinden bir mekan daha etkilenmesin;&nbsp;<a fr-original-style="" href="https://aposto.com/s/istanbuldaki-evin-burasi-olabilir-emi" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">emi</a>, evini Cihangir’den Beyoğlu’nun başka bir mahallesine, Müeyyedzade’ye taşıyor. Büyük açılış yakında.&nbsp;Milano Tasarım Haftası'na dair notlar, Utkan Günerkan’la Milano’ya ve tasarım anlayışına dair hoşbeş de haftaya Soli Journal’da. Milano'ya doğru ufaktan yola düşeceksen bize yaz.Eşlikçi: <a data-sk="tooltip_parent" data-stringify-link="https://soundcloud.com/user-637448757/high-jazz-290921?si=b161bf6e880a454ab1268ffe9ffc7fb3" fr-original-style="" href="https://soundcloud.com/user-637448757/high-jazz-290921?si=b161bf6e880a454ab1268ffe9ffc7fb3" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">High Jazz* w/Ill Dubio</a>İstanbul’a, umuda, yine bahara,Soli

<h1 dir="ltr" id="isPasted" fr-original-style="" style="font-size: 2em; margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Şen kahkahalar, şen bir ortam: <a href="https://www.instagram.com/komedikulupnisantasi/?hl=tr" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">Komedi Kulüp</a></h1><img src="https://images.aposto.com/2024/3/4/1712242122830.png" style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; user-select: none; box-sizing: border-box;" ratio="1.50" fr-original-style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"><ul style="padding-inline-start: 20px; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; box-sizing: border-box;" fr-original-style="padding-inline-start: 20px;"><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box; margin-bottom: 10px;">Nedir?&nbsp;Rahat oturum alanları ve şık dekorasyonuyla şehrin ve Nişantaşı’nın tam kalbinde kırmızı sahne perdelerini açan Komedi Kulüp, bir mikrofonun ardında dünyanın eğlencesini sunuyor. The Stay grubu altında Muzaffer Yıldırım ve Bengi &amp; Sarp Apak ortaklığında hayata geçirilen Komedi Kulüp; locaları, barı ve performansların ağırlıklı olarak stand-up gösterilerinden oluştuğu sahnesinde akustik konserler, caz geceleri ve tiyatro oyunlarıyla da oldukça kapsamlı ve eğlenceli akşamlara imza atıyor.&nbsp;</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box; margin-bottom: 10px;">Nerede? Komedi Kulüp, The Stay Boulevard Nişantaşı’nda misafirlerini ağırlıyor.</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box; margin-bottom: 10px;">Neden gitmeli?&nbsp;Paris’te bir kabarede ya da New York’ta bir caz barda hissetmek istediğinde sevgili Soli okuru, yolun bundan sonra Nişantaşı’na çıkıyor. Komedi Kulüp’ünün Almodóvar filmlerine yakışacak bol kırmızılı sofistike ambiyansı artık hem konser hem tiyatro hem de stand-up hayali kurulan akşamları renklendiriyor. Neşesi yerinde akşamlara ayrıca imza kokteyler, şaraplar ve leziz atıştırmalıklar&nbsp;eşlik ediyor. Menüde glutensiz, vegan ve laktozsuz seçenekler olduğunu da paylaşmadan geçemeyiz.</li><li dir="ltr" fr-original-style="" style="box-sizing: border-box; margin-bottom: 10px;">Not almalı:&nbsp;Komedi Kulüp pazar ve pazartesi günleri kapalı. Ayrıca performans sırasında video çekilmemesi rica ediliyor. Nisan ayı programına <a href="https://www.instagram.com/p/C5OSvhuojez/?hl=tr" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">buradan</a> ulaşabilir ve sahnede neler olacak neler bitecek kaçırmamak için <a href="https://www.instagram.com/komedikulupnisantasi/?hl=tr" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">Komedi Kulüp</a>’ü takip edebilirsin.</li></ul>

5 Nisan - Komedi Kulüp - Soli

Müjde, bahar geldi! Bu ay Soli Journal'da Milano Tasarım Haftası, Cappadox ve Venedik Bienali'nin dönüşü, yaz sezonundan önce son çıkış için kültür sanat ajandası, İstanbul-Ayvalık-Selanik-Tiflis-Londra-New York hattından haberler var.

04.24 Journal: Yükselen sanat ve tasarım mahalleleri, İstanbul'da son beş yıl

0,092 kilometrekare yüzölçümünde 1368 kişinin kayıtlı olarak yaşadığı, sokak başı Türkiye’nin kalanından bir iz barındıran, yukarıdan aşağı Lüleci Hendek ve Kemeraltı Caddesi arasında kalan; Tomtom, Bereketzade, Kılıç Ali Paşa, Şahkulu, Firuzağa ve Müeyyedzade’nin komşusu. Beyoğlu’nun Hacımimi’si.Az-çok ve mühim-ehemmiyetsiz meselelerin x ve y eksenleri arasında yer tuttuğu Hacımimi, Beyoğlu'nda türünün tek örneği değil ama iyi bir örneği. Lüleci Hendek’ten aşağı, belki Dibek belki Hacı Ali sokaklarına sapıp Kemeraltı Caddesi’ne şöyle bir inmek istese insan, değil İstanbul Türkiye’ye dair küçük yazılmış büyük cümleler içeren altyazıları okuyarak sonlandırır bu yürüyüşü. Dışarıdan izi sürülebilen okumalar, eski atölyeler ve tasarım ofisleri, üçüncü nesil kahveciler ve yurdumun ev yemekçileri arasındaki dalgalar kadar, kimi zaman da duvarlara asılmış posterler kadardır; fakat esas meseleler kapılardan içeri girince okunur.&nbsp;Mart 2024. Bu duvarlar, tüm ülkede olduğu gibi Hacımimi’de de muhtar adaylarının vesikalıkları, belediye başkan adaylarının vaatleriyle doldu. Yerel yönetimler, gözümüzün gördüğünden de mesuldu oysa ama birkaç haftalığına bu mesuliyet de unutuldu. Ses ve görüntü kirliliğinin sorumluluğundan muaf şu günler, yerel yönetimin en bağımsız ve küçük birimine ve sorumlunusuna dair bizi düşündürdü. Sahi, şehrin mahalle biriminden sorumlu muhtar, ikamet belgesi e-devlet’ten alındığından beri ne yapıyor? Muhtar denince aklımıza neden yaşça büyük, tüm gün geleni geçeni izleyen o karakter gelir? Neden hafızalarımızda yeni bir muhtar figürü canlandırmayı başaramadık bunca yıl? Türkiye’de köy muhtarıyla şehirdeki mahalle muhtarının ortak görevleri ve misyonları neler? Ne kadar ortak olabilir? Bugün şehirlerde yaşayıp muhtarıyla münasebeti olan, projelerini takip eden, hatta başa saralım; muhtarını tanıyan kaç kişiyiz?Muhtarı tanımayı şöyle bir teğet geçelim, muhtar ne yapar, görev ve sorumlulukları nelerdir, neler değildir? Bugün böylesine büyük bir şehirde kendimize alan yarattığımız o en küçük birim, mahallemizde nasıl yerel yönetim ihtiyaçları var? İstanbul gibi bir şehirde her mahallede aynı ihtiyaçlardan söz edemiyorsak eğer mikro ve makro arasındaki iletişimi kim, nasıl sağlayabilir? Muhtar, o olabilir mi? Muhtar figürünü yeniden zihnimizde canlandırabilir miyiz? Bu defa başka türlü.Bu hafta <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/mahallehacimimi/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Müeyyedzade Muhtar Adayı</a> ve Hacımimi’nin yenice “esnafı”, <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/tamamenorganiktost/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Tamamen Organik Tost</a>’un ve <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/nowhappens/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(64, 169, 255); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: 0px; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Now Happens</a>’ın kurucusu <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/agahuz/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Agah Uz</a>’la Hacımimi’ye, mahalleyle ilişkisine, dükkan sahiplerinin mahallede oynayabilecekleri rollere, muhtarlığa adaylığına, mikro ve makro ölçek arasındaki bağlantılara dair konuşuyoruz. Hacımimi gibi Türkiye temsili bir mahallenin ortak bir düzlemde buluşması mümkün mü? Hatta buluşmalı mı? Hacımimi’ye yol geçen hanı gibi değil ev gibi bakılsa bu mahalle neye dönüşebilir? Dönüşüm illa tek bir tarafta “iyi” veya “kötü” müdür? Kentsel rehabilitasyon nedir? Muhtarlıkta metodolojik yaklaşım nasıl mümkün olur? Düşünüyoruz.Soli

Müeyyedzade Muhtar Adayı ve Hacımimi’nin yenice “esnafı”, Tost’un ve Now Happens’ın kurucusu Agah Uz’la mahalleyle ilişkisine, muhtarlığa adaylığına, mikro ve makro ölçek arasındaki bağlantılara dair konuşuyoruz.

#5 Mahallede: Agah Uz'la Hacımimi'de

Fırından taze çıkmış Paskalya çöreğinin kokusu, koca şarküteri dolaplarının vızıltısı, iki pencere arası asılmış çamaşır ipi, dükkan önüne atılmış rastgele sandalye, pervazın üzerine bırakılmış çay bardağı. İçerinin dışarı, dışarının içeri taştığı mahallede evlerin de dükkanların da eşikleri muallak. Bir arada, birbirine pek de benzemeyen ama ahenkli insanların ve dükkanların mahallesi Kurtuluş. Buranın cazibesine kapılan gazetecilerden <a data-sk="tooltip_parent" data-stringify-link="https://link.apos.to/c/qeINNqrPXBwh?c=NOFEB8P-P6LXpJmBcCckD&sub=5ec3aeeea7dd9c2e9941dc10&s=email" fr-original-style="" href="https://link.apos.to/c/qeINNqrPXBwh?c=NOFEB8P-P6LXpJmBcCckD&sub=5ec3aeeea7dd9c2e9941dc10&s=email" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Paul</a>, 2014’ten beri kendini ait hissettiği Kurtuluş’ta yaşıyor. ABD’den İstanbul’a üniversite okumak için taşınıyor, daha sonra temelli buraya yerleşmeye karar verince ev arayışına güçlü komşuluk ilişkileri ve çeşitliliğiyle Kurtuluş yanıt veriyor. <a data-sk="tooltip_parent" data-stringify-link="https://link.apos.to/c/11VEWSarUPJw?c=NOFEB8P-P6LXpJmBcCckD&sub=5ec3aeeea7dd9c2e9941dc10&s=email" fr-original-style="" href="https://link.apos.to/c/11VEWSarUPJw?c=NOFEB8P-P6LXpJmBcCckD&sub=5ec3aeeea7dd9c2e9941dc10&s=email" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Culinary Backstreets</a>’te mahalle arasındaki yeme-içme adreslerinin arşivini tutan, tabaktaki ve mutfaktakine aynı ehemmiyeti veren, üzümünü yiyip bağını soranlardan Paul. Biliyor ki “ev alma, komşu al” bu devirde.Paul, “her şeye yürüme mesafesi beş dakika” bir yerde yaşamak istediği için değil, beş dakika yürüme mesafesinde tanıdık bir yüzle selamlaşıp arkadaşının evini ziyaret eder gibi, bir tabure üzeri, sokakta komşuluğu tattığı için Kurtuluş’ta. Bugün için seslerini duyurduğu, yarın için arşivini tuttuğu mekanlar ve mekanları inşa edenlerin izinde. Kurtuluş’un dükkanlarına, esnaflarına uğrayıp esnaf-mahalle ilişkisine bakıyor, bir mahalleye ev demek için ne aradığını tekrar buluyor. 2 + 1 koca mahallede evini burada inşa ediyor. İlhan, Mari, Muhammed hoşsohbeti; <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/musterek/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Müşterek</a> mezeleri, <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/burcdoner_/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Burç</a> döneriyle Kurtuluş’ta bir günün eşlikçileri oluyor.&nbsp;Soli'de bu hafta Paul, mahallenin sadece karnını doyuran değil, mahalledeki kültürel çeşitliliği besleyen, mahallenin sokakla ilişkisini hareketlendiren, komşuluk ilişkilerini işleyen yemek dükkanlarının arkasındaki esnaflara uğraya uğraya kendi Kurtuluş’unu anlatıyor. Biz de ayaküstü Müşterek’in mutfağına uğrayıp hazırlıklara eşlik ederken Döndü, Lokman ve Günnur’la tanışıyoruz. Dolma içi hazırlanıyor. Oradan yan mahalleye geçiyor ve <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/sinemugurdag/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Sinem</a>’e soruyoruz: “Feriköy Organik Pazar’da ne, nerede, nasıl, ne zaman?”Kurtuluş’un renklerine,Soli

Metrekare başına en fazla meze dükkanı düşen mahalle Kurtuluş'ta esnaf-mahalle ilişkisine dalıyoruz. Oradan yan mahalle Feriköy'e geçiyoruz. Elimizde alışveriş listesi, soruyoruz: ekolojik pazarda nasıl alışveriş yapılır? 

#4 Mahallede: Paul Osterlund'la Kurtuluş'ta

Soli Journal'da ayın ikinci sayısının odağı evimiz Beyoğlu. Yaklaşan yerel seçimler ve sürpriz muhtar adaylıklarıyla gözümüz mahallelerin iç işleri üzerinde. Bu hafta Kumbaracı Yokuşu'nun en dikkat çekici sakinlerinden The Limited Designs ve Bostanbaşı Caddesi'nde mahallenin müdavim mekanı sıfatını giyen Nørre ile yola çıkış hikayeleri, mahalledeki ihtiyaçları ve müdavimleri üzerine ayaküstü kısa bir sohbete dalıyoruz. Ve pek tabii Beyoğlu'nun kültürel çeşitliliğinin temsili; Japonya, Fransa, İtalya ve Kapadokya'ya uzanan bir mart ayı ajandamız var.&nbsp;Kaçıranlara: Soli Journal, bundan sonra her ayın ilk iki cuması e-posta kutunda. İstanbul ve ziyaret etmeyi pek sevdiğimiz şehirlerden kıyıda köşede kalmış ya da kaçırmak istemediğimiz etkinlikler; kültür-sanat, yeme-içme ve ağırlama sektörlerinden gelişmeler, büyük şehirlerde olup bitenlere dair kimi zaman kulağa su kaçıran kimi zaman da düşündüren ve umut veren haberler, mahalleli esnaflarla ayaküstü sohbetler, semt semt, bölge bölge elimizin altında olsun istediğimiz adreslerin yer aldığı fihristler Soli Journal’da.Bu ay:&nbsp;Hacımimi'den sürpriz muhtar adayıyla buluşacak, Paul Benjamin Osterlund'dan Kurtuluş'ta yemek ve komşuluk üzerine bir hikaye dinleyeceğiz. Oralara gitmişken Feriköy Organik Pazarı'nda alışveriş yapmanın püf noktalarını mahalleliden öğrenmeden pek tabii dönmüyoruz. Boğaz'a açılma planımız da gündemde.&nbsp;Gelecek ay:&nbsp;Gelecek ayın Journal'ında Brera Design Week bahanesiyle Milano'dayız. Gerisi sürpriz.&nbsp;Son lokma: Mahallede gıda alışverişimizi nereden yapıyoruz? Mahalledeki seçenekler yeterli mi? Herhangi bir semt pazarına erişim kolay mı? Mahallemiz, bizi ve komşularımızı beslemeye yetiyor mu? <a data-saferedirecturl="https://www.google.com/url?q=https://link.apos.to/c/kdADdfJss3NK?c%3DGVb5lS9cDOQx6tTBgxRnG%26sub%3D5ec3aeeea7dd9c2e9941dc10%26s%3Demail&source=gmail&ust=1709980634224000&usg=AOvVaw2VH06LiIAbreI9EWqq-I_e" fr-original-style="" href="https://link.apos.to/c/kdADdfJss3NK?c=GVb5lS9cDOQx6tTBgxRnG&sub=5ec3aeeea7dd9c2e9941dc10&s=email" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Buradaki</a> birkaç soruyu yanıtlayarak konuyu araştırmamıza yardımcı olabilirsin.Eşlikçi <a fr-original-style="" href="https://open.spotify.com/album/5vW74KuhzOdHWGw1pVbiBJ?si=-VAzf8QSR-SgyLjxp1M4lg" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">An Evening of Magic</a>Tüm güneş kadınlara ithafen,Soli

Mart Journal'ının ikinci sayısında evimiz Beyoğlu'ndayız. Tomtom'da bir iç çamaşırı dükkanıyla Firuzağa'nın müdavim "kahvehanesine" ayaküstü uğruyor, Beyoğlu'nda dükkan sahibi olmayı konuşuyoruz. Son durak MiniMüzikhol: Rakugo Night.

03.24 Journal: Beyoğlu'nda son arananlar, Cihangir'de Rakugo ve sake 

Mart ayının ilk gününden merhaba! Doğanın takvimine göre bahara 20 gün kaldı. Günler uzuyor, günbatımı bugün 18.55’te.&nbsp;Soli Journal, bundan sonra her ayın ilk cuması e-posta kutunda. İstanbul ve ziyaret etmeyi pek sevdiğimiz şehirlerden kıyıda köşede kalmış ya da kaçırmak istemediğimiz etkinlikler; kalmış kültür-sanat, yeme-içme ve ağırlama sektörlerinden gelişmeler, büyük şehirlerde olup bitenlere dair kimi zaman kulağa su kaçıran kimi zaman da düşündüren ve umut veren haberler, mahalleli esnaflarla ayaküstü sohbetler, semt semt, bölge bölge elimizin altında olsun istediğimiz adreslerin yer aldığı fihristler Soli Journal’da.Ne yapsak? Bu ay İstanbul şehir ajandasında Sungur ve Berfin’in Beyoğlu’na bir günlüğüne Uzak Doğu esintisi getirdiği, Karaköy’de Kaptanın Yeri’ni kısa süreliğine ele geçiren Dim Sum serinin dördüncüsü, Arnavutköy House of Smarana’da Can Dedeoğlu’yla ses şifası ve meditasyon atölyesi, Karaköy’de Magnum Photos’un “Exploring Istanbul” başlıklı fotoğraf atölyesi; Londra’dan, Paris’ten, Atina'dan ve Tokyo’dan yollara düşürecek ve yoldan çıkaracak etkinlik seçkisi var.&nbsp;Ne var ne yok? 24 saat uyanık kalan şehirler tasarlamak nasıl mümkün? Londra’nın efsane restoranı Le Caprice, Arlington ismiyle bu defa nasıl hikayeler yazmayı planlıyor? Berlin’de teknonun yükselişine hizmet eden plak dükkanı Hard Wax’ın yeni mahallesi neresi? Şehirlerde kreatif zihinleri bir araya getirmeyi amaçlayan Soho House'un geleceğini tehdit eden unsurlar neler? Şehir kültürüne ve yaşamına dair haberler, açılışlar ve dahası.Daha daha:&nbsp;Özellikle pandemi döneminde artık kaçamaz hâle geldiğimiz sonra da hızlıca unuttuğumuz bir soru: Yaşadığımız yer bize, biz ona bakabiliyor muyuz? Mahallede gıda alışverişimizi nereden yapıyoruz? Mahalledeki seçenekler yeterli mi? Herhangi bir semt pazarına erişim kolay mı? Mahallemiz, bizi ve komşularımızı beslemeye yetiyor mu? <a fr-original-style="" href="https://docs.google.com/forms/d/e/1FAIpQLSdWEME53_ENdDsNyKi8NIj855HMKS1C-SkDRi_AGmR-di-uqg/viewform?usp=sf_link" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Buradaki</a> birkaç soruyu yanıtlayarak konuyu araştırmamıza yardımcı olabilirsin.&nbsp;Eşlikçi <a fr-original-style="" href="https://open.spotify.com/album/6VinTZHoP04RXMsQk3W4A4?si=AAbGWcEIQjeS5yzatyo_zw" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Kamaal Williams Stings</a>Bahara,Soli

<h1 dir="ltr" id="isPasted" fr-original-style="" style="font-size: 2em; margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;"><a href="https://www.thelifeco.com/tr/?utm_source=aposto&utm_medium=website&utm_campaign=wellcation&utm_content=thelifeco&utm_term=soli" target="_blank" rel="noopener noreferrer" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">TheLifeCo</a>&nbsp;ile benzersiz bir yolculuğa hazır mısınız?</h1><a href="https://www.thelifeco.com/tr/merkezler/the-lifeco-bodrum/?utm_source=aposto&utm_medium=website&utm_campaign=wellcation&utm_content=thelifeco&utm_term=soli" target="_blank" rel="noopener noreferrer" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);"><img src="https://images.aposto.com/2024/2/5/1709287488934.png" style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; user-select: none; box-sizing: border-box;" ratio="2.01" fr-original-style="display: block; float: none; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"></a>Tatil anlayışı, <a href="https://www.thelifeco.com/tr/?utm_source=aposto&utm_medium=website&utm_campaign=wellcation&utm_content=thelifeco&utm_term=soli" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">TheLifeCo Wellbeing</a> merkezleriyle adeta yeniden tanımlanıyor. Bodrum, Antalya ve Phuket’te bulunan TheLifeCo Wellbeing’de sizi, oldukça iyi gelecek bir tatil bekliyor.Nedir? TheLifeCo, wellcation (iyi yaşam tatili) konseptiyle hayatınızı dönüştürebileceğiniz, bedeninizi ve ruhunuzu dinlendirirken yenileneceğiniz bir tatil sunuyor. Yoğun tempolu kişilerin ve bedenleri kadar zihin sağlığına özen gösterenlerin “iyilik ve sağlık” hâllerini korumak, yaşantıları ve iş hayatlarında performanslarını en üst seviyeye taşıyabilmek için vazgeçilmez adresi.Neden TheLifeCo? Stres, hareketsiz yaşam tarzı, kötü beslenme alışkanlıkları, işlenmiş gıda tüketimi, hava ve çevre kirliliği vücudumuzda toksin birikimine ve kontrolsüz kilo alımına neden oluyor. TheLifeCo Holistic Wellbeing’de her biri uzmanlıkla ve kişinin ihtiyacına uygun özel olarak hazırlanan programlarla bedeninizi yıllar boyunca biriktirdiğiniz toksinlerden arındırarak zihninizi dinlendirebilir ve ruhunuzu besleyebilirsiniz.<a href="https://www.thelifeco.com/tr/detoks-programlari/master-detoks-programi/?utm_source=aposto&utm_medium=website&utm_campaign=wellcation&utm_content=thelifeco&utm_term=soli" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">Detoks programlarıyla</a> arınma ve onarımın yanı sıra sağlıklı şekilde zayıflayabilir, daha sıkı ve canlı bir görünüme kalıcı olarak ulaşabilirsiniz. 100’ü aşkın terapi, uygulama ve biohacking cihazlarından ve NAD, ozon, glutatyon ve C vitamini gibi takviyelerden kendinize en uygun olanları seçerek kısa sürede enerjinizi yükseltebilir ve bağışıklığınızı güçlendirebilirsiniz.🤍&nbsp;Dikkat dikkat: TheLifeCo, nisan itibarıyla yıl sonuna kadar yapılacak rezervasyonlar için, 8 Mart tarihine kadar %15’e varan indirimli erken rezervasyon fırsatından faydalanma imkânı sağlıyor. <a href="https://www.thelifeco.com/tr/merkezler/the-lifeco-bodrum/?utm_source=aposto&utm_medium=website&utm_campaign=wellcation&utm_content=thelifeco&utm_term=soli" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">Erken rezervasyon avantajıyla</a> bugünden planınızı yaparak unutulmaz bir wellness tatili için yerinizini ayırtabilirsiniz.&nbsp;<a href="https://www.thelifeco.com/tr/?utm_source=aposto&utm_medium=website&utm_campaign=wellcation&utm_content=thelifeco&utm_term=soli" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">TheLifeCo</a>’da şehir ve iş temposundan uzaklaşabilir; bütünüyle yenilenmiş ve canlanmış şekilde günlük rutinlerinize geri dönebilirsiniz. &nbsp;

1 Mart - TheLifeCo - Soli

Artık her ay, Soli Journal ile e-posta kutundayız. İstanbul ve ziyaret etmeyi pek sevdiğimiz şehirlerden bildiriyor; kıyıda köşede kalmış etkinlikleri ve öne çıkan gelişmeleri paylaşıyor, ayaküstü sohbetlere dalıyoruz.

03.24 Journal: Geceden sorumlu belediye başkanları, şehrin yeni yüzleri

Soli topluluğunun gündemindeki konulara, kültürel olarak beslendiğimiz şehirlerden gelişmelere ve etkinliklere yer verdiğimiz Soli #Community Newsletter'ın dokuzuncu sayısında Londra'daki mahallesi Queen's Park'ta <a fr-original-style="" href="https://www.stackmagazines.com/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Stack Magazines</a> kurucusu ve bağımsız yayıncılığın fikir önderlerinden Steven Watson'la buluşuyoruz; aklımızda ve kolumuzun altında bağımsız dergiler.&nbsp;Berlin'deki <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/rosawolf_berlin/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Rosa Wolf</a> gibi mahallenin bir nevi "kültür bayi" olmuş dergi dükkanlarının kapandığı, her geçen daha farklı konuda daha fazla bağımsız derginin çıktığı, ana akım medyanın uzantısı büyük dergilerin ajanslaştığı bir dönemde bizi sektöre dair neler bekliyor? Eskilerin gazete bayileri gibi her mahallede erişilebilir, fiziksel ve dijital imkanları birleştiren yeni bir bayi fikri hayata geçirebilir mi? Kültürel üretimi hareketlendirmeye bağımsız dergiler yardımcı olabilir mi? Soli olarak basılı dergimizin ilk sayısı üzerine çalıştığımız bugünlerde Steven Watson, Stack'in arkasındaki ilham kaynaklarından dijital-fiziksel çatışmasına, dağıtımdan gelir modeline bağımsız yayıncılığa dair aklımıza takılan sorulara yanıtlar buluyor, zihnimizin kıvrımlarında yeni soruların ve fikirlerin tohumlarını ekiyor.&nbsp;İçindekiler:&nbsp;ID: Steven WatsonAyaküstü:&nbsp;Tutku, özgünlük ve sürdürülebilirlik üçgeninde bağımsız yayıncılıkAjanda:&nbsp;İstanbul'dan Londra'ya ve ötesine: Yemek, sanat ve beklenmedik buluşmalarAlbüm:&nbsp;Tanıdık Yüzler // Familiar Faces Şişhane'deHaberlerini, hikayelerini ve mahalle anektodlarını anlatmak için, Soli community etkinliklerinden haberdar olmak için ya da sadece merhaba demek için bize yaz: <a fr-original-style="" href="mailto:soli@aposto.com" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">soli@aposto.com</a>Soli

Stack Magazines'in kurucusu Steven'dan 21. yüzyılda dergicilik analizi, Tanıdık Yüzler'den Beyoğlu sözleri. Bu ay ajandada İstanbul-Londra arasında ve ötesinde yemek, sanat ve çeşitli buluşmalar var.

#9 Community: Steven Watson ve bağımsız yayıncılık

"İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı verilerine göre 19 Ocak 2023 itibarıyla Türkiye’de 1 milyon 335 bin 153 yabancı resmî&nbsp;izinle ikamet ediyor. Uyruklarına göre ikamet izni ile Türkiye’de bulunan yabancılara baktığımızda ise ilk sırada Rusya var. Türkiye’de 19 Ocak 2023 itibariyle 154 bin 297 Rus vatandaşı yaşıyor." Bir yıl önce yayımlanan bu <a fr-original-style="" href="https://tr.euronews.com/2023/01/28/turkiyede-resmi-izinle-ikamet-eden-yabanci-sayisi-13-milyon-ruslar-ilk-sirada" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">haberde</a>, İstanbul’a yerleşen Rusların hikayesi, x ve y eksenleri arasındaki sayıların tuttuğu noktaların çizgilerle birleştirilmesiyle ifade ediliyor.&nbsp;Çizgileri oluşturan her bir sayı esasen bir insanı ve hayatı temsil eder. Her bir göç hikayesi, o dönemin politik, ekonomik ve sosyokültürel gündemine ve dinamiklerine dair boş kalan satır aralarını doldurur. Satır araları, atlanır. Durur. Haberlerin konu edindiği genelde trajediler, başarı öyküleri, veriler, oranlar, sözü haber değeri taşıyanların ifadeleriyle kalır. Durum böyle olunca, her biri şahsına münhasır ve yer yer aidiyet ve hak temelli benzerlikler taşıyan, yer yer haber değeri olarak sıradan bulunan bu hikayeler, kendilerini anlatır. Durur.<a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/emi.istanbul/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">EMI</a>, <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/mchte/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Maya</a> ve <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/acmedelavie/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Mary</a>'nin yollarının kesiştiği, Cihangir’deki o kafe. Moskova'dan İstanbul'a uzanan dostluğun ve karşılaşmaların meyvesi. Moskova-İstanbul arası mesafeden daha uzak bir tarihi olan, bugünle konuşan ve yarına uzanacak bir göç hikayesi. Yer: İstanbul, Cihangir. Elbirliğiyle bir yeri inşa etme zamanı. Ev arayışı. Bu hafta #Mahallede'nin üçüncü sayısında Maya ve Mary, Cihangir’de açtıkları EMI’yi ve kendi hikayelerinde EMI’nin yerini anlatıyor. Bir başka mahalleliyle aralarında İstanbul’daki dayanışma ortamının yeniden kurulması ihtimali konuşuluyor.İÇİNDEKİLER:ID: Tanışalım: Mary Aleynikova ve Maya ReznikovaMAHALLE MAHALLE:&nbsp;Dünyada her yeri evin yapabilirsin. İstanbul’daki evin, burası olabilir. EMI. NOT DEFTERİ:&nbsp;Mary ve Maya ile Cihangir’de bir günden kalanHaberlerini, hikayelerini ve mahalle anektodlarını anlatmak için, SOLİ community etkinliklerinden haberdar olmak için ya da sadece merhaba demek için bize yaz: <a fr-original-style="" href="mailto:soli@aposto.com" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">soli@aposto.com</a>SOLİ

Maya ve Mary'nin yollarının kesiştiği EMI’de, Moskova-İstanbul arası mesafeden daha uzak bir tarihi olan, bugünle konuşan ve yarına uzanacak bir göç hikayesi gizli.

#3 Mahallede: Maya ve Mary ile Cihangir’de

2022’de sıcak bir ağustos günü. Bitkilerin gece fotosentez yapması kadar yaşamsal, gündüz yaşama devam edebilmek için bol miktar su, gölge, tesadüfi bir esinti, içeri serinliği taşımak üzere soğuk bir içecek ve dışarıyı havalandırmak için soğuk hava üfleyen herhangi bir düzenek. Sokakta sıcaktan yakınmanın ötesine geçmeyen ayaküstü sohbetler ediliyor. Günbatımına dek düşük enerji kullanımı. Klimalar için aynı şey geçerli değil. Yağmurdan çok uzak gökyüzü, balkon altları klimalardan damlayan şıpır şıpır suların izleriyle doluyor. Kurumaları bir dakikadan fazla sürmüyor. Asfalt deneyleri için iyi bir hava. Akdenizli esnaf için dükkan kapatma, sıcak denizlerin daha da sıcak kumsallarında bir gölge bulup serilmeyen turistler için pişmanlık vakti. Burada günler yazın kalispéra ile başlıyor.Denize bu kadar yakın ama denizle mesafeli bu şehrin ara sokaklarındayım. Kendimi hiç bu kadar tanıdık bir yerde turist gibi hissetmemiştim. Bir gölge altında durup açık bir yer bakınırken bir tabela görüyorum: Travel Bookstore. Solonos’ta numara 71. Açık.&nbsp;Hava sıcak, zaman çok. İçeri girip seyahate dair İngilizce ve Yunanca fark etmeksizin bulduğum her şeyi inceliyorum. Fotoğrafçı Chris Kontos’un merak ettiği ve sorguladığı ne varsa dergi formatında ama olduğu gibi bir vitrinde sergilediği <a fr-original-style="" href="https://www.kennedy-magazine.com/" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Kennedy</a> de burada. Arkadaşlarının yemek tariflerini ve yemek anılarını bir araya getirdiği Eating with Friends’le ve Kennedy’nin daha önce hiçbir yerde bulamadığım, kıyıda köşede unutulmuş sayılarıyla uzun bir vakit geçirdikten sonra bu derginin neden bu şehirden çıktığını ve Chris’i biraz daha iyi anlıyorum. Hem şehirle hem de Chris’le tanışıklığımız başka bir derinlik kazanıyor. SOLİ’nin İstanbul’la, benim İstanbul’la ilişkime bakış açım değişiyor.&nbsp;“Ben evrenimi ilişkiler üzerine inşa ediyorum,” ve “Kennedy, ben burada doğduğum için, burada yaşadığım için buralı.” sözlerini sarf ediyor, her yeri sevdikleriyle ev kıldığını, Kennedy’nin yaşadığı şehrin estetik algısı ve kültürel okumasıyla nasıl diyaloğa girdiğini özetlerken. Bir yer, burası, o şehir: Atina’da, şehir merkezi ve yaşadığı mahalle Kypseli arasında Chris’le buluşuyoruz.&nbsp;Bu defa ılıkça bir şubat günü. İstanbul’da da Atina’da da. SOLİ #Community Newsletter’ın sekizinci sayısında bir editör ve fotoğrafçının: Chris’in gözlüklerini takıp Atina’da Kypseli’den Psirri’ye ayaküstü sohbetlerle dalıyoruz. Bizden duymuş olma: Kennedy, bir dergi olarak şehirde kapladığı alanı aynı isimle bir listening ve şarap barıyla taçlandırıp şehirle ilişkisine bir katman daha kazandırıyor. Çok yakında.İÇİNDEKİLER:ID: Chris Kontos&nbsp;NOT DEFTERİ:&nbsp;Atina’da: Şehir merkeziyle Kypseli arasında&nbsp;REÇETE: TyrokayteriARŞİV:&nbsp;#6, #7, P, OHaberlerini, hikayelerini ve mahalle anektodlarını anlatmak için, SOLİ community etkinliklerinden haberdar olmak için ya da sadece merhaba demek için bize yaz: <a fr-original-style="" href="mailto:soli@aposto.com" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">soli@aposto.com</a>SOLİ adına Elif

Şarap, müzik, fotoğraf ve dergicilik dörtgeninde fotoğrafçı ve editör Chris Kontos’la Kypseli’de buluşuyoruz. Dergisi Kennedy’nin gelecek Paris sayısının ve çok yakında Atina’da açacağı şarap-listening bar’ın ilham kaynaklarına dalıyoruz.

#8 Community Newsletter: Atinalı bir dergiden Atina’da şarap barına

SOLİ olarak #Mahallede Newsletter'larıyla topluluğumuzun farklı şehirlerdeki ve mahallelerdeki adımlarını takip ediyor; insan-mekan, mahalleli-mahal ilişkisine ve şehrin sosyokültür dinamiklerine her seferinde kişisel hikâyeler aracılığıyla bakıyoruz. İkinci sayıda mahal-mahalleli ilişkisinin iki yönlü etkileşimi biraz şekil değiştiriyor. Küçük bir topluluk içinde kendine ve içe dönük, doğayla sürekli iletişim hâlinde, aidiyet hissini zaman zaman sorgulayan ama on yılı aşkın süredir de mahallesinin "yerlisi" olan bir expat’ın hikâyesini dinliyoruz. &nbsp;#Mahallede’nin ikinci sayısında&nbsp;kültürlerarası deneyimlerin şekillendirdiği, çeşitli disiplinlerin üzerine inşa ettiği kariyerinden ve sayısız seyahatten sonra Ovacık, Çeşme’ye yolu düşen; artık Ovacık yerlisi olan <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/abtira/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">abtira garden</a> kurucusu ve <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/permitted.love/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">permitted love</a> kurucu ortağı <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/poemsonsidewalks/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Anna Batyra</a> var. Yerleştiği yerde kendi topluluğunu oluşturan, her şey fazla geldiğinde yüzünü yanıbaşındaki kitaplığına dönerek kelimelerin arasında kaybolmayı tercih eden akademisyen ve girişimci Anna, Ovacık'la ilişkini anlatıyor.&nbsp;Haberlerini, hikayelerini ve mahalle anektodlarını anlatmak için, SOLİ community etkinliklerinden haberdar olmak için ya da sadece merhaba demek için bize yaz:&nbsp;<a fr-original-style="" href="mailto:soli@aposto.com" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">soli@aposto.com</a>SOLİ

<h1 dir="ltr" id="isPasted" fr-original-style="" style="font-size: 2em; margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;"><a href="https://mza5.tr.adj.st/akbankdirekt?function=314&widget=true&adj_t=17mgkcyp&adj_deep_link=akbankdirekt%3A%2F%2Fsplash%2Ffunction%2F314&adj_campaign=odemesistemleri&adj_redirect=https%3A%2F%2Fwww.akbank.com%2Fbasvuru%2Fkredi-karti%2Fentrypoint.aspx%3Fcid%3Dwings1&utm_source=aposto&utm_medium=yayin_sponsorlugu&utm_campaign=wings_satis&utm_term=ocak" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">Wings</a>&nbsp;ile sıradaki yolculuk nereye?</h1><a href="https://mza5.tr.adj.st/akbankdirekt?function=314&widget=true&adj_t=17mgkcyp&adj_deep_link=akbankdirekt%3A%2F%2Fsplash%2Ffunction%2F314&adj_campaign=odemesistemleri&adj_redirect=https%3A%2F%2Fwww.akbank.com%2Fbasvuru%2Fkredi-karti%2Fentrypoint.aspx%3Fcid%3Dwings1&utm_source=aposto&utm_medium=yayin_sponsorlugu&utm_campaign=wings_satis&utm_term=ocak" target="_blank" rel="noopener noreferrer" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);"><img src="https://images.aposto.com/2024/0/1/1705919481557.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; user-select: none; box-sizing: border-box;" ratio="Infinity" width="550" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"></a>Bir Soli okurunun 2024 yılı için seyahat fikirlerini biriktirdiğini, yeni rotalar seçtiğini ve yeni dünyaları keşfetmeye her an hazır olduğunu tahmin etmek güç değil; çünkü biliyoruz ki çizgisi olanlar, çıkılacak her yeni macera için ilk günkü gibi heyecan duyar.Heyecanınızı katlayarak yola koyulmanız için Wings sizi kanatlanmaya, tutkularınızın peşinden giderken <a href="https://mza5.tr.adj.st/akbankdirekt?function=314&widget=true&adj_t=17mgkcyp&adj_deep_link=akbankdirekt%3A%2F%2Fsplash%2Ffunction%2F314&adj_campaign=odemesistemleri&adj_redirect=https%3A%2F%2Fwww.akbank.com%2Fbasvuru%2Fkredi-karti%2Fentrypoint.aspx%3Fcid%3Dwings1&utm_source=aposto&utm_medium=yayin_sponsorlugu&utm_campaign=wings_satis&utm_term=ocak" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">Wings ile ayrıcalıklar dünyasına</a> adım atmaya davet ediyor.Nasıl?&nbsp;Ayrıcalıklı yolculuklara kapı aralayan Wings’e şimdi başvurarak 200.000 Mil Puan kazanabilirsiniz. 200.000 Mil Puan; yurt dışında 4.000 TL, yurt içinde ise 2.000 TL uçak bileti değerine sahip.Ne yapmalı? 31 Ocak’a kadar ilk kez <a href="https://mza5.tr.adj.st/akbankdirekt?function=314&widget=true&adj_t=17mgkcyp&adj_deep_link=akbankdirekt%3A%2F%2Fsplash%2Ffunction%2F314&adj_campaign=odemesistemleri&adj_redirect=https%3A%2F%2Fwww.akbank.com%2Fbasvuru%2Fkredi-karti%2Fentrypoint.aspx%3Fcid%3Dwings1&utm_source=aposto&utm_medium=yayin_sponsorlugu&utm_campaign=wings_satis&utm_term=ocak" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">Wings’e başvurarak</a> 15 Şubat’a kadar toplam 20.000 TL harcamanıza 200.000 Mil Puan&nbsp;kazanabilirsiniz. Üstelik ilk yıl ücretsiz kart ayrıcalığıyla.&nbsp;Kampanyadan, Akbank bireysel kredi kartı olmayıp 1-31 Ocak tarihleri arasında ilk kez Wings asıl kredi kartı başvurusu yapan ve kartı 31 Ocak’a kadar onaylanan Akbanklılar yararlanabiliyor. Başvurusu onaylanan müşteriler 15 Şubat tarihine kadar yapacakları toplam 20.000 TL ve üzeri harcamaya 200.000 Mil Puan kazanabiliyor.4.000 TL’ye varan uçak bileti&nbsp;değerinde 200.000 Mil Puan kazanmak ve Wings’in havaalanlarında size özel sunduğu ayrıcalıklardan yararlanmak; dünyadaki tüm restoran ve otellerdeki indirimlerin tadını çıkartmak için 31 Ocak’a kadar siz de <a href="https://mza5.tr.adj.st/akbankdirekt?function=314&widget=true&adj_t=17mgkcyp&adj_deep_link=akbankdirekt%3A%2F%2Fsplash%2Ffunction%2F314&adj_campaign=odemesistemleri&adj_redirect=https%3A%2F%2Fwww.akbank.com%2Fbasvuru%2Fkredi-karti%2Fentrypoint.aspx%3Fcid%3Dwings1&utm_source=aposto&utm_medium=yayin_sponsorlugu&utm_campaign=wings_satis&utm_term=ocak" target="_blank" fr-original-style="" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box; border-bottom: 2px solid rgb(255, 206, 20);">Akbank Mobil’den Wings’e başvurarak</a>&nbsp;ayrıcalıklar dünyasına adım atabilirsiniz.

25 Ocak - Wings - Soli

Orta Avrupa ve Ovacık arasında mekik dokuyan Anna Batyra, bazılarımıza "abtira" olarak tanıdık gelebilir. Onun hikayesi, Çeşme'nin değişken dokusunda, yabancı-yerli kesişiminde kendi yaşamını yaratma serüveni üzerine kurulu.

#2 Mahallede: Ovacık’ta Anna Batyra ile

Seyahat

Yemek ve içecek hakkında yazılar ve yayınlar

Yemek & İçecek

Kültür hakkında yayımlanan makaleler ve yayınlar

Kültür

<h2 dir="ltr" fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Tanışalım</h2>Adım <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/utkang/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Utkan</a>, yakın çevrem bana “Utki” diye seslenir.İç mimar olarak çalışıyorum. Bu mesleği yapmasaydım, psikoloji üzerine yoğunlaşmak isterdim.Arkadaşlarıma göre en yetenekli olduğum alan tasarım, bana göreyse iletişim. İletişim olmadan hiçbir yeteneğin tam anlamıyla ortaya çıkmadığını düşünüyorum.&nbsp;Biriyle tanıştığımda kendime dair paylaşmak istediğim ilk şey, genelde ne kadar şanslı hissettiğim oluyor.&nbsp;Milano'da yaşıyorum, kalbimde İstanbulluyum.Mahalle kavramı benim için evimin dışında kendimi huzurlu hissettiğim, gözlerimi kapattığımda en son sınıra kadar hatırlayabildiğim alanı ifade ediyor.&nbsp;Bir mahallede sürekli aynı insanlarla karşılaştığım zaman oraya ait hissediyorum.Kendimi Avrupa ülkeleri dışında turist, İstanbul'da yerli hissediyorum. Hiçbir yerde yabancı hissetmiyorum çünkü insan yaşadığı yerde yabancı olarak başlayıp “oralı” hissetmeye başladığında ait hissetmek için neye ihtiyacı olduğunu öğreniyor. Bu süreç dünyanın her yerinde aynı.<h2 dir="ltr" fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Ne var, ne yok?</h2>Şu sıralar mimari malzemeler üzerine çalışıyorum. Bu alandaki yenilikleri takip etmek ve farklı malzemelerin kullanım potansiyellerini keşfetmek beni oldukça heyecanlandırıyor.Baharın gelmesiyle son zamanlarda sıklıkla dinlediğim radyo istasyonu <a fr-original-style="" href="http://poolsuite.fm" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">poolsuite.fm</a>.Önümüzdeki günlerde ajandamda Milano Tasarım Haftası ve 60. Venedik Bienali var.

Utkan, "Utki". Kendi tanımıyla iletişim yeteneği kuvvetli bir iç mimar. Avrupa dışında turist, İstanbul'da yerli ama hiçbir yerde "yabancı" değil.

Utkan Günerkan

Soli: Milano’nun tasarım dili, şehrin tarihi ve çağdaş kentsel manzaralarıyla nasıl bir ilişki kuruyor?&nbsp;Utkan:&nbsp;Şehirleri birer organizma olarak kabul edersek, her şehrin tasarım diliyle kendi iç dünyasını dışarı yansıttığını söylemek yanlış olmaz. Milano, kentsel güzelliğini diğer İtalyan şehirleri gibi direkt olarak gösteren bir şehir değil ancak daha ezoterik bir şekilde şehri keşfedenlere kendini bulduruyor.Şehrin endüstriyel yapısı ve ülkeyi finansal olarak kalkındıran çehresi, Milano’nun âdeta bir fuar alanına dönüşmesinin önünü açıyor. Duomo di Milano, Torre Velasca, Pirelli Kulesi ve Bosco Verticale gibi yapılara kronolojik bir bakış açısıyla baktığımızda kentsel manzaraların, geleceğe duyulan umudun yansıması olduğunu görebiliyoruz. Tüm bu tarihsel katmanların iç içe geçmesi ise tekrar tekrar okuma gerektiren bir şehir kimliği oluşturuyor.S:&nbsp;Bu kapsamda şehrin hikayelerini okumak ve katmanlarını açmak üzere sen neler yapıyorsun?U:&nbsp;Milano'nun katmanlı yapısı ve insan ölçekliliği, bir noktadan diğerine yürüyerek ulaşma imkanı sunuyor. Bu sayede bir mahalleden diğerine geçerken her mahallenin genius loci’sini yani kendine özgü ruhunu fiziksel veya zihinsel bir sınır olmadan hissetmek mümkün. Bu değişimi gözlemlediğim en keyifli rota Cinque Vie'den başlayıp Corso Garibaldi ve Corso Como'nun sonuna kadar uzanan yürüyüş yolu.S:&nbsp;Milano’da Brera gibi tasarımla özdeşleştirilen bölgelerin desteklenmesi ve sayısının artırılması, bu mahallelerin dönüşümü ve şehirdeki tasarımcılar için ne anlama gelebilir?&nbsp;U:&nbsp;Milano’da tasarımcılar için sosyal statü sembolü olan birkaç mahalle ve sokak var. Brera da bu mahallelerden biri olarak tarihi boyunca tasarımla özdeşleşmiş bir yer. Ancak bugün burada yaşayabilen kitle sosyoekonomik açıdan avantajlı kişilerden oluşuyor. Bu kitle aynı zamanda tasarımcıların muhtemel hedef müşteri kitlesi oluyor. Alım güçleri yüksek olduğu için tasarımcıların bu mahallelerde satış yapabilme olasılığı daha yüksek oluyor.&nbsp;Diğer yandan, Nolo Milano ve Isola gibi nispeten daha ekonomik ama yine tasarımcılar tarafından tercih edilen bölgelerin çoğalması tasarımcıların şehrin sınırları dahilinde kalmalarını sağlıyor. Tabii bu süreçte mahalleler popüler hale geliyor, kiralar artıyor.&nbsp;Bu, zincirleme bir reaksiyonla tüm şehrin barınılmayacak hale gelmesine neden olabilir. Bu nedenle bölgelerin sayılarının artırılmasına ve desteklenmesine mutlu olsam da bu süreçlerin daha doğal bir şekilde işlemesinin şehir için daha faydalı olacağını düşünüyorum.S: Milano Tasarım Haftası’na az kaldı. Fuorisalone’nin bu yılki teması "Materia Natura" ve sürdürülebilirliği tasarım ve yaratıcılık süreçlerini merkezine alıyor. Bu çerçevede tasarım haftasının kapsamını nasıl yorumluyorsun?&nbsp;U: Fuorisalone'nin teması sürdürülebilirlik olsa da tasarım haftasının çoğunlukla büyük ölçekli ticari firmalar tarafından domine edildiğini ve bu temanın maalesef bir başlık olarak kaldığını düşünüyorum. Bu nedenle alternatif olarak bağımsız tasarımcıları takip etmeye çalışıyorum.S:&nbsp;Milano Tasarım Haftası kapsamında hangi bağımsız tasarımcıları ve programları takip edeceksin?U:&nbsp;Şimdilik görmek istediğim programların başında “Design Variations”ın yeni edisyonu geliyor. Bu yıl "Design Variations", Darsena'nın güneybatı tarafına bakan, 1940'lardan kalma brütalist mimariye sahip bir garajda düzenlenecek. Marco Zanuso tarafından tasarlanan bina ilk kez bu vesileyle kapılarını ziyarete açacak. Sergilenecek tasarımların kürasyonunu Moscapartners üstleniyor.&nbsp;Diğer bir etkinlik, tasarım dünyasını şekillendiren yaratıcı ve tasarımcıları yedi yıldır bir araya getiren Alcova. Milano metropolitan bölgesindeki iki önemli yapıda, Osvaldo Borsani tarafından tasarlanan Villa Borsani ve Lombardiya bölgesindeki 19. yüzyıl mimarisinin en önemli örneklerinden biri Villa Bagatti Valsecchi’de gerçekleşiyor.&nbsp;Bir başka proje de Archiproducts işbirliğiyle düzenlenecek AQUA by studiopepe. Genelde her yıl Elle Décor ve Say Hi to Atlas gibi platformların seçkileri de listemde oluyor.&nbsp;S: Milano Tasarım Haftası ve diğer uluslararası etkinlikler, Milano’daki tasarımcılara, şehrin sakinlerine ve sergileme kültürüne nasıl katkı sağlıyor?&nbsp;U: Milano Tasarım Haftası'nın tasarım toplulukları için faydasının oldukça fazla olduğunu düşünüyorum. Özellikle uluslararası bir platform olması, sadece ticari kaygı gütmeden saf tasarım üzerine ilgi ve alaka oluşturarak, tasarımcılara tanınma ve diğer tasarımcılarla tanışma imkanı sunuyor. Vakti kısıtlı, tasarımla iç içe ve sektörle bağlantılı pek çok kişi, senede sadece bu fuara katılarak altı gün boyunca yıllık ilhamını buradan alabiliyor diyebilirim. Görebilen gözlere, geleceğe dair umutları gösteriyor.&nbsp;Milano sakinleri için en büyük değişiklik de özellikle Fuorisalone döneminde şehrin keşfedilecek bir hazineye dönüşmesi. Sergilerin dışında her binanın ya da palazzo avlusunun ziyarete açık olması, Milano'daki gözlerden saklı özel yaşam alanlarına ve bu yapılardaki yaşamın nasıl ilerlediğine dair bir bakış sunuyor. Şehrin içinde zaten sürekli bir sanat ve üretim var. Tasarım haftaları ve benzeri etkinlikler sayesinde de, özellikle Expo 2015'ten sonra, tüm şehirde sanat galerilerinin açıldığını ve pop-up sergilerin yaygınlaştığını görüyoruz. İnsanların işten eve dönerken herhangi bir noktada bir sergiyle karşılaşması mümkün. Mahalle pizzacısının bir günlüğüne hibrit bir sergi-yemek mekanına dönüşmesi de bu sergileme kültürünün sadece bir örneği.

Utkan'la Milano'nın insan ölçekli mahallelerine iniyor, tasarım haftası vesilesiyle ayaküstü şehrin tasarım kültürünü konuşuyoruz. 

Kısa kısa: Milano'nun katmanları ve tasarım kültürü üzerine

<h2 dir="ltr" fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Tanışalım&nbsp;</h2>Yakın çevremdekiler bana “<a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/derincantu/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Dero</a>” der.Şu anda İtalya merkezli bir mobilya markasının Milano’daki showroom’unda mimari danışman olarak çalışıyorum. Eğer bunu yapmasaydım gözlük tasarımı yapmak isterdim. &nbsp;Arkadaşlarıma göre uzman olduğum konu ufak dokunuşlarla çevremi güzelleştirmek. Bana sorarsan en önemli yeteneğim gözlemci, araştırmacı ve analitik yaklaşıma sahip olmak.&nbsp;Biriyle yeni tanıştığımda kendimle ilgili anlatmak istediğim ilk konu genelde seyahatlerimde ve günlük hayatta yaşadığım deneyimlerle ilgili oluyor. Deneyim odaklı konulardan sohbet etmenin iki tarafı da beslediğini düşünüyorum. &nbsp;Milano’da Porta Venezia’da yaşıyorum. Kalbimde Lizbon ve İstanbul’un karışımından ortaya çıkabilecek bir şehirdenim. Acaba neresi? Mahalle kavramı bana göre, kişinin yaşadığı yerin 10-15 dakika gibi kısa yürüyüş mesafesiyle kendi konforunu kaybetmeden ve çevresine yabancılaşmadan kaliteli zaman geçirebildiği alan anlamına geliyor.&nbsp;Bir mahallede tarihî bir doku içinde samimi mekanlar ve insanlar bulursam oraya ait hissediyorum. &nbsp;Kendimi seyahat ederken meraklı ve bilinçli bir turist, Milano ve İstanbul’da yerli, Avrupa ülkeleri ve Türkiye dışında her yerde yabancı hissediyorum. &nbsp;

"Dero". Mimari danışman. Porta Venezialı ama kalbinde Lizbon ve İstanbul var. 

Derin Cantürk

Mahalleli:&nbsp;Derin CantürkPorta Venezia’ya 2013 yılında İstanbul’dan Milano’ya mimarlık lisans eğitimi için geldiğim dönemde taşındım. 2016'daki bir yıllık kısa ayrılığın ardından 2017'de şehrin başka bir köşesinden mahalleme geri döndüm. Porta Venezia İtalyancada Venedik Kapısı anlamına geliyor ve bu ismi, mahallenin merkezinde bulunan tarihî bir kapıdan alıyor. Benim için Porta Venezia’nın kalbi diyebileceğim nokta birçok sevdiğim mekanın bir arada bulunduğu Via Melzo ve Via Malpighi sokaklarının kesişim noktası ve yakın çevresi. &nbsp;Casa Galimberti, Casa Guazzoni, Casa Cambiaghi, Casa Balzarini gibi mahallede 1900’lerin başında Liberty yani İtalyan Art Nouveau stiliyle yapılmış binalar ve detayları beni her gördüğümde etkilemeyi başarıyor. Milano’nun DNA’sını oluşturan apartmanların büyük kapılar ardında keşfedilmeyi bekleyen giriş holleri de beni hâlâ şaşırtmaya devam eden, günlük hayatımın içinde ilgimi çeken mimari unsurlar arasında.Ahaliye gelecek olursak... Mahalle birbirinden farklı toplulukları bir arada barındıran geniş ve renkli bir bölge. Daha hareketli ve ticari kuzey kısmında çoğunluğu Eritrelilerden oluşan Afrika kökenli topluluklar ve LGBTQIA+ bireyler, daha sakin ve konut bölgesinin ağırlıklı olduğu güneyde ise daha çok İtalyanlar ve benim gibi expat’lar yaşıyor. Çoğu zaman birbirlerinden bağımsız yaşayan bu topluluklar, gün içinde çok etkileşim içinde olmasalar bile akşamları ortak mekanlar aracılığıyla özellikle Via Lecco sokağında bulunan mekanlarda eğlenmek için bir araya geliyorlar. En belirgin ortak noktalarının işletmeler ve dükkanlar aracılığıyla gelişen ticari ve sosyal ilişkiler olduğunu söylemek mümkün.Mahalledeki mekanların ve pazar yerlerinin mahalle ekonomisine, kültürüne, sosyal dokusuna ve birlikteliğe etkisi büyük. Burada haftanın üç ya da dört günü farklı sokaklarda yerel pazarlar kuruluyor. Pazarın olduğu gün trafiğe kapatılan sokaklar, özellikle emeklilerin ve mahallenin yaşlı bireylerinin sosyalleşirken taze ürünler alabildiği kamusal bir platforma dönüşüyor. İtalya’nın her yerinde olduğu gibi burada da sabahları ve öğle yemeği sonrası bar tezgahında barista'yla muhabbet eşliğinde kahve ihtiyacı gidermek en yaygın rutinlerin başında geliyor. Akşam yemeğinden önce yapılan aperitivo saati de şehrin ve mahallenin vazgeçilmezi arasında.Mahallede yeşil alanlar ve parklar özellikle köpekli ve çocuklu mahalle sakinlerinin günlük hayatında önemli bir yer tutuyor. Milano’nun ilk ve ikinci en büyük şehir parkı Giardini Pubblici Indro Montanelli ya da diğer adıyla Porta Venezia Bahçeleri benim ve burada yaşayanlar için önemli bir yeşil kaçış noktası niteliğinde.Sadece bizim mahalle özelinde değil, Milano’daki mekanların sokakla ilişkisinin eskiden çok zayıf olduğunu söyleyebilirim. Fakat son yıllarda pandeminin etkilerinin yoğun olarak hissedilmesiyle ve akabinde belediyenin yaptığı yeni düzenlemelerle çoğu mekanın sokağa taştığını gözlemleyebiliyoruz. Bundan dolayı mekanların dış dünyayla ilişkisinin pekiştiğini düşünüyorum.&nbsp;Meraklısına:&nbsp;Taschen yayınevinden çıkan, Karl Kolbitz’in hazırladığı <a fr-original-style="" href="https://www.taschen.com/en/books/architecture-design/05321/entryways-of-milan-ingressi-di-milano" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">“Entryways of Milan”</a> kitabında Milano'daki hollerde yürüyüşe çıkmak mümkün.

Tanıdığımız Milano ve her ziyarette yeniden tanıştığımız o Milano’nun temsili mahalleyi, ayaküstü mahallelisinden dinliyoruz.

Yeşil, açık, karışık: Porta Venezia notları

İstanbul, Londra, Milano ve Venedik hattının ötesine ve berisine; nisandan mayısa uzanan ajandamızdan notlar.

Bu ay ne yapsak?

New York’un Vision Zero planı, İstanbul ve Ayvalık’ta yeni müzeler, Selanik’e (sonunda) metro ağı, şehirde ve Londra’da sanat gündemi, açılışlar ve dahası.

İstanbul'dan New York'a: Yaya yolunda güvenlik, yeni sanat mekanları

<h3 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Tanışalım</h3>Adım <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/agahuz/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Agah</a> ve yakın çevrem de bana Agah der.Şu an bir işletme ve ajans sahibi olarak hayatımı sürdürüyorum. “Eğer bunu yapmasaydım büyük ihtimalle şunu yapardım” dediğim pek bir şey yok çünkü aklıma gelen her cevabı kendi oyun alanlarımda denemeye çalışıyorum.&nbsp;Arkadaşlarıma göre uzmanlık alanım yeni ve yaratıcı fikirler üretmek. Bana göreyse iyi fikirleri hayata geçirmek.&nbsp;Mahalle kavramı benim için “temel yaşam alanı” anlamına geliyor. Bu nedenle yaşam alanım yani evim için yeni çözümler arıyorum.&nbsp;Yaşadığım mahallede genellikle trendler benden sorulur. Çünkü yeni veya denenmemiş bir şeyi hayata geçirme cesareti genelde bende oluyor.&nbsp;<h3 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Ne var ne yok?</h3>Yerel seçimlerde Müeyyedzade Mahallesi’nde muhtar adaylığımı koyuyorum. Çünkü “Daha fazlası mümkün”.&nbsp;Bugünlerde üzerine çalıştığım proje rock müzik ve ızgarada et yapan restoranları bir araya getireceğimiz bir festival: “Rock and Grill”Geçenlerde Berlin’deydim. Buraya dair aklıma kazınan en temel şey şehrin insanlarının beklediğimin aksine bireysel olmasıydı.&nbsp;Bu ara etkisinden çıkamadığım dizi Berkun Oya’nın yeni işi “Kuvvetli Bir Alkış”.

34 11 2. Bir süredir Now Happens ve Tost’un kurucusu. Şimdi, Müeyyedzade Mahallesi Muhtar Adayı.

Agah Uz

Kelimeler:&nbsp;Agah Uz Fotoğraflar: Deniz Sabuncu Editörün notu:&nbsp;Bu yazı, Elif Bayram ile Agah Uz arasındaki röportaj üzerinden düzenlenmiştir.Yakın zamanda doğum günümü kutladım. Bu kutlamaya girmek için kapıda söylenen şifre ise şuydu: 34 11 2. Bu şifre üzerinden kendimi anlatabilirim sanırım.Öncelikle otuz dört yaşına girdim. Doğum günümün asıl sebebi buydu anlayacağınız. Onbir yaşında <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/nowhappens/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Now Happens</a> isimli, genellikle bireylerin deneyimlerini merkeze koyan ve bu deneyimlere göre proje üreten bir ajansın sahibiyim. Bahsettiğim “deneyimleri merkeze koyma” ilkesine takıntılıyım. Bundan hareketle kurduğum ve beş şubelik bir zincire dönüşen <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/tamamenorganiktost/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Tamamen Organik Tost</a>’lar da bu şifredeki iki kısmını oluşturuyor.&nbsp;Deneyim odaklı projeler üretmek benim işim. Deneyim ihtiyaçlarının sürekli değişmesi ve buna ayak uydurmak da beni canlı tutuyor, fitili ateşleyen ve beni harekete geçiren bu diyebilirim. Aslında baktığımızda muhtarlığa aday olmamın sebebi de burda yatıyor. “Deneyim yaratma, değişime ayak uydurma dürtümü mahalle için kullanamaz mıyım?” diye düşünüyorum. Mahalledeki ihtiyaçların değiştiğini kabul ederek yerel yönetim metotlarını yeniden ele almanın vakti gelmedi mi?<img src="https://images.aposto.com/2024/2/1/1711393920362.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.67" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"><h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Hacımimi’yle tanışma: Tost’tan önce, Tost’tan sonra&nbsp;</h2>Hacımimi ufak yüzölçümü içinde birbirinden çok farklı bölgeleri içinde barından bir mahalle. Serdar-ı Ekrem Caddesi, hemen altında bizim de bulunduğumuz Hoca Ali Sokak ve çevresi, Tophane parkı ve çevresi. Bunların her biri içinde armoniden, dayanışmadan ve yardımlaşmadan bahsetmek mümkün. Birbirlerine sağduyulu olduklarını ve tolerans gösterdiklerini de söyleyebiliriz. Sanılanın aksine mahallemizde farklı kesimlerin, önceden orada olanlarla sonradan gelenlerin arasında çok daha kuvvetli ilişkiler var. Çevre mahallelerden Hacımimi’yi ayıran belki de bu. Ne Boğaz hattına yakın yerlerdeki gibi sadece sonradan gelenlerin ne de yukarı mahallelerdeki gibi ezelden oturanların baskınlığı var bu mahallede. Bu denge her şeyi canlı tutuyor ve birçok yeni olasılığı da doğuruyor.&nbsp;Pandemiye kadar Now Happens’ın iki ofisi de buradaydı ancak mahalleyle ilişkim Tost üzerinden şekillendi desem yanlış olmaz. Bir mahallede dükkan sahibi olmak aslında bir bakıma komşu-müşteri karışımı bir kitleye hizmet etmek anlamına da geliyor. Yan yana yaşadığın insanların ne beklediğini, ne sevdiğini, ne yapmanın onları mutlu edeceğini ya da rahatsız edeceğini öğrenmek ilişkide önemli bir dönüm noktası.&nbsp;<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;"><img src="https://images.aposto.com/2024/2/1/1711394079643.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.67" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"></h2><h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Esnafın mahalledeki rolü: Kim için ve ne için fayda?</h2>Tost iki yıl kadar sürede beş şubesi olan bir zincire dönüştü. Biri Moda’da, biri Akaretler’de, biri Kolektif House Levent’in içinde, biri Alaçatı’da ve diğeri de Galata’da, Hacımimi’de. Bu ayrı lokasyonlarda aynı mutfaktan aynı lezzeti vermek mümkün ama aynı kimlikte dükkanlar yaratmak çok güç. Bunu gerçekleştirme inadımızı kırıp, tüm lokasyonları aynı mimari tasarım dilinde ancak birbirinden farklı işlevlerde yenileme kararı aldık. Hacımimi’de Tost, hem tostçu hem de küçük bir sergi salonu haline geldi. Sırada Moda’daki dükkanın nitelikli bir mini şarküteri ve mahalle bakkalı işlevi alması var.Mahalledeki küçük işletmeler, mahallede yaşayanlar kadar hatta belki sokakla iletişimleri düşünüldüğünde çok daha fazla mahalleyle iç içe ve mahallede “söz sahibi”. Burada Hacımimi örneğinden çıkıp durumu analiz etmek için Teşvikiye ve Cihangir gibi örnekleri ele almak lazım. Teşvikiye’den Topağacı’na inen aksta bir süredir sürekli olarak yeni bir kafe, restoran ya da pub açılması, alışveriş lokasyonu olarak mahalleli dışında da birçok ziyaretçiye ev sahipliği yapması ve gün içi popülasyonun artmasıyla bölgede ikamet eden insanların demografisi değişti. Bu değişim, mahalle bakkalının ürün seçkisine de büfenin yaptığı yemeğe de kafede çalan müziğin türüne de belediyenin çöp toplama saatine de yansıyor. Gece geç saatte geçen çöp arabası, eğlenen kalabalığın sesi belki de yeni çocuk sahibi bir aileyi mahalleden ister istemez uzaklaştırıyor. Mahalleli değiştikçe, mahalleliyi değiştiren örgüdeki mekanların sayısı daha da artıyor, mahalle iyiden iyiye dönüşüyor. Bu dönüşümün daha uzun sürede ve makro ölçekte gerçekleştiği bir diğer örnek olarak Karaköy’ün Galata Köprüsü’nden Tophane’ye uzanan kısmını söyleyebiliriz.Diğer yandan İstanbul metrekare kira fiyatları bakımından artık Avrupa’nın çoğu şehrini geride bırakıyor. Bir yandan ekonomik dalgalanma bir yandan vergi yükü derken, işletmeci yaptığı işten keyif alıp kentliye hizmet sunacağına geçim derdini ilk konusu haline getiriyor. Bu küçük esnaf için de böyle, istisnalar haricinde, büyük bir zincirin şatafatlı bir şubesinde de. Bu durumda “dükkanın her metrekaresinden faydalanılmalı” düşüncesinden çıkılamıyor. Bu da ticarethanelerin ek fonksiyonları barındırmasına, sosyal ve kültürel aktivasyonlar yapmasına ket vuruyor.&nbsp;Peki başka yolu yok mu? Elbette var. Her işletmenin ve işletmecinin kendi potansiyelinde olanı ve kendisi için kolay olanı sunması gerekiyor. Mesela ben diğer iş kolumdan gelen bilgi birikimi, çevre ve yetenekler ışığında Tost’ta pazar günleri bir dans müziği DJ’ini çıkarıp, mini bir “day-time party” düzenleyebiliyorum. Mahalleliyi bir araya getirip, hafta sonunun yorgunluğunu, kendi deyimimizle biraz “popo sallayarak” bitiriyoruz. Başka bir işletme için bu daha maliyetli, kurulumu daha zor bir operasyon. Dolayısıyla her işletmenin kendi yapabileceklerine odaklanıp kendi topluluğuna ek faydalar vadetmesi en mümkünü. Sonrasında o topluluk bir şekilde o işletmeye çok daha fazlasını kazandırıyor. Tabii, buradan bakmasını bilene.&nbsp;<img src="https://images.aposto.com/2024/2/1/1711394105440.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.67" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"><h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Mahallenin ahalisi: Hacımimi hansa kim hancı kim yolcu?&nbsp;</h2>Hacımimi, İstanbul’un en kozmopolit ve farklı topluluklarının bir arada yaşadığı mahallelerden biri. 1900’lerin başlarında Ceneviz, Ermeni, Rum ve Yunanlar burada yaşarken, sonrasında limanda çalışmak üzere Anadolu'dan Müslümanlar burada yaşamaya başladı. 6-7 Eylül 1955 olaylarından sonra mahallenin demografisi dramatik bir şekilde değişti. Bugün ise burada Avrupa’dan gelen freelancer’lar, Anadolu'dan ve farklı bölgelerden göç eden aileler, sanatçılar ve öğrenciler bir arada yaşıyor. Bunca yıl farklı toplulukları ağırlamak Hacımimi’yi bir “geçiş” noktası yapmış diyebiliriz. Bugün buraya gelenlerin buraya köklenme niyetleri olduğunu görmüyorum. Burada çok kısıtlı bir bölgenin sakinleri yıllardır oldukları yerde yaşamaya devam ediyor. Bu sokakları, mahalleleri geriye götüren bir durum. Köklenemediğin, birkaç sene sonra orada kalmayacağını bildiğin bir yerde belediyenin sokağa koyduğu “çirkin” çöp kutusuyla ilgili bir duruş sergileme ihtiyacı duymazsın, bir işletmenin dev tabelasını gözardı edersin çünkü buradan gitmeye gün sayıyorsundur. Alelade dökülmüş betonla yapılan o kaldırımın üzeri pembeye boyanır ve sesin çıkmaz. Hacımimi’de bu var, önce bunun olmaması için çabalamak gerekiyor.&nbsp;Bugün Hacımimi’ye yeni gelenler yakın geçmişin kötü mirasıyla yüzleşiyor. Dağınık bir evde kahve bardağını orta sehpaya bırakır çıkarsın, o dağınıklıkta orta sehpada yeni bir kahve bardağı kimseyi rahatsız etmez ama derli toplu, yeni temizlenmiş, havalandırılmış bir odada bitirdiğin kahveni gayri ihtiyari alır götürürsün. Hacımimi de aynı bu şekilde, önce dağınıklığından ve kirlerinden arındırılmalı. Ardından yeni gelenler ve burada yaşayan küskünler bu düzene ayak uydurmalı.<img src="https://images.aposto.com/2024/2/1/1711394135017.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.67" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"><h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Mikro ve makro ölçekte mahalleye bakış: Herkes bir araya gelebilir mi, gelmeli mi?&nbsp;</h2>Gece kulüpleri, oteller, camiler, atölyeler; hepsi burada bir arada. Beyoğlu buradakilere birlikte yaşamayı bir şekilde öğretmiş veya öğretiyor. Bu çok kıymetli ama bu değerleri, kişileri bir araya getirmek belki de doğru amaç değildir. Mutlu olmalarını hayal ederken daha mutsuz edebilir, kendiliğinden kurulmuş bu düzeni sarsabilir bile. Hacımimi’deki toplulukların bugün için taban tabana ayrıldığı bir konu görmüyorum ama buradaki topluluklar taraf oldukları konularda hızlı manipüle olabilir ve çabuk alevlenebilir. Kendiliğinden yaşanmaz ancak toplumsal ve planlı bir “kışkırtma” olduğunda taban tabana ayrılacak farklı topluluklar olduklarını söylememek de eksik olur.&nbsp;Mimarlık eğitimi aldığım dönemde akademik düzeyde çok popüler olan ama bugün herkesin dilinde doğru veya yanlış kullanımıyla bir tanım var: gentrification. Bu tanımı öğrenirken soylulaştırma, yurtsuzlaştırma, mülksüzleştirme ve bunun gibi olumsuz kavramlarla bağdaştırılan bir yer değişikliği metodu olarak aklımıza kazıdık. Fakat bu durumu bir bakıma bir şehir güncellenmesi olarak görebiliriz. Biraz daha tarafsız bir yerden büyük resmi gördüğümüzde Hacımimi için de bu kavramın geçerli olduğunu, bu kavramla mahallenin hem mimari hem de çevresel olarak değiştiğini gözlemleyebiliriz. Gentrification’ı bir kentsel rehabilitasyon olarak anlayıp hatalarından arındırarak uygularsak Hacımimi’ye iyi geleceğini söyleyebiliriz.&nbsp;Hacımimi ve çevresinde şimdiye kadar uygulanan projeleri düşünecek olursak burada yaşayan mahallelinin ve esnafın refahını hedefleyen bir projeden söz edemeyiz. İstanbul’un genelinde herhangi bir mahallede bundan söz edebilir miyiz ki? Bu bir mahallede yaşamaktan çok büyük bir kentte yaşama problemi. Tabii eğer problem olarak değerlendirirsek… Evet mahalle odaklı konuşuyoruz ama günün sonunda şehirden kopuk, küçük odaklı yatırımlar ve projeler gerçekten sorunları çözebilir mi? Mikro iletişim çok önemli ama makro boyuta odaklanarak hareket etmek bizim kültürümüzün temeli. Kendimizden düşünelim: Aynı masada oturduğumuz beş kişiden iki kişi mutsuz olsa o gün, elinde olur beş mutsuz kişi. Biz o kadar da bireysel bir toplum değiliz. Yerel otoriteler durum her ne olursa olsun makro çözümler bulmak zorunda.&nbsp;Bu durum, büyük bir şehirde yaşamanın eksi yanı olarak görülebilir fakat aynı zamanda büyük şehirlerin sakinleri olarak da bize başka bir sorumluluk yüklüyor: seçmen, seçilebilen ve mahalleli olarak mikro alanlarımıza sahip çıkmak. Küçük ölçekte ihtiyaç duyduğumuz projelerin sorumluluğunu alıp biz üretmeliyiz çünkü dert bizim, çözüm bizim. Çözüm olamıyorsak da çözümü getirebilecekleri yönetmek yine bizim görevimiz. Muhtarlığa adaylığımı koymamın motivasyon kaynağı da burada yatıyor.&nbsp;<img src="https://images.aposto.com/2024/2/1/1711394183920.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.67" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"><h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Yeni muhtarlık yaklaşımları mümkün mü?</h2>Muhtarlığın tanımı çok önceden konmuş ve orada kalmış. Köy muhtarını anlarım bir yerde ama Teşvikiye Mahallesi’nin muhtarının neden silah taşıma ruhsatı oluyor mesela, akılla izahı yok bu durumun. e-devlet’i artık en yaşlımız da kullanıyor, hiç bilmiyorsa torunundan rica ediyor, e-nabız’a giriyor. Ben otuz dört yaşındayım, muhtarla bir kez muhatap olmadım. Demek ki yerel yönetimin bu kası doğru çalışmıyor.Aslında bizim bildiğimiz ya da ulaşabileceğimiz kadar eskisine gittiğimizde bile muhtarların görev alanları çok kısıtlı. İnsanlar bugüne kadar mikro ölçekli yönetimin bir parçası olmayı düşünmezlerdi. Ama artık hem daha duyarlı bir nesil hem de yaşadığı alanı kendi algılarıyla güzelleştirmek isteyen bir kitle var. Bunun bir sonucu olarak da bundan sonra sadece bu bölgede değil, şehrin diğer mahallelerinde de alıştığımız muhtar profillerinden farklı adaylar, mahalle sakinleri ve mahalle için spesifik konulara çözüm olarak üretilmiş projeler ve yeni muhtarlık yaklaşımları görmemiz mümkün.

Vakit geldi çattı. Bu hafta gerçekleşecek yerel seçimlerde Hacımimi'nin komşusu Müeyyedzade  Mahallesi muhtarlığına adaylığını koyan Agah Uz'la mahalleyle ilişkisine ve daha fazlasına dair detayları kendi sözlerinden dinliyoruz.

Muhtarlığı yeniden ele almanın vakti gelmedi mi?

Elif:&nbsp;Muhtarlığa adaylığını koymanın arkasındaki motivasyon nedir?Agah:&nbsp;En basit haliyle muhtarlığa adaylığımı koyma motivasyonum bu değişimin bir tetikleyicisi olmak ve kentsel rehabilitasyona hizmet etmek. Hedefim, kentsel rehabilitasyonu yerel yönetimin yapı taşı mahalleye indirgeyip; mahalle içindeki personaları saptayıp bu personaların sorun ve ihtiyaçlarının analizini yapmak, bu ihtiyaca çözüm olacak marka, ürün veya oluşumu bulmak, hem markaya hem mahalleliye, yerel yönetime yük olmadan projeler üretmek ve projelerle mahalleyi hem işlevsel hem estetik anlamda rehabilite etmek.&nbsp;E:&nbsp;Mahalleyi temel yaşam alanı olarak tanımlıyorsun. Bu kapsamda bir mahalle kendi kendine yetebilir mi, yetmeli mi?A:&nbsp;Mahallede kendi kendine yetebilmeye odaklanmamak gerek. Çünkü maalesef artık dünyamızda bu biraz hayal ürünü kalıyor. Fakat kendime sürekli şu soruyu soruyorum: Mahalleden çıkmadan bir hafta geçirmek için neler gerekir? Bu sorunun cevabını da genelde keyif ve ihtiyaca bölüyorum. Keyif kısmında sosyal çevremle mutlu olan bir insanım ve bu beni üç temel sonuca itiyor: arkadaşlarımı cezbedecek ve buraya getirecek bir unsur, beraber vakit geçireceğimiz bir mekan ve son olarak da buraya gelmeyi zulme çevirmeyecek bir ulaşım yolu. İhtiyaç kısmında ise daha az felsefi yaklaşıyorum ve şu üç alt başlığa iniyorum: banka, market, eczane. Bir haftanın ihtiyaçlarını bu şekilde başlıklandırabilirim. Bu haritanın bir sonucu olarak kültürel, ekonomik, sosyal ve ulaşım başlıklarında neredeyse tamamı için ayrı bir ihtiyaç listesi ortaya çıkıyor.<img src="https://images.aposto.com/2024/2/1/1711394276088.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.56" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">E: Mahallenin öncelikli ihtiyaçları neler? Hangi ihtiyaçlar ve bu ihtiyaçlar yönelik çözümlerin hangileri muhtarın üstlenebileceği projeler, hangileri belediyeye devretmesi gerekenler?A:&nbsp;“Hangileri muhtarın görevleri” dediğimiz yer tam olarak benim sahiplenmek istediğim gri alan. Yeteneklerim dahilinde; mimari eğitim ve sonrası bir reklam ajansı yönetmekten gelen proje geliştirme ve bunu markalara faydalı kılma konusu var. Farz edelim Serdar-ı Ekrem Caddesi ve alt sokaklarında evcil hayvan sahibi mahalleli sayısı yüksek. Bu sokaklarda da güvenlik veya başka bir nedenle alınmış yerel yönetim kararıyla çöp kovalarının sayısı az. Biz bir markanın görünürlüğünü, kentsel imajı bozmayacak şekilde bu sokaklara entegre edecek bir proje yazabilirsek ve bu sokaklara köpek dışkıları için poşet ve mini çöp kovaları yaratır, bunun sürdürülebilirliğini yine o markayla yönetirsek belediyeye maddi yük olmadan mahalleliye hizmet taşımış ve bir markaya da fayda sağlamış oluruz. Herkes kazanır. Benim yeni muhtarlık anlayışım ve motivasyonum bu: Mikro ve makro arasındaki aracılık görevini projeler yazarak üstlenmek.&nbsp;<img src="https://images.aposto.com/2024/2/1/1711394293983.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="0.53" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">E: Bu bölgede hem işletmeleri hem ziyaretçileri hem de mahallelileri belli bir konuda birleştirebilecek ve fayda sağlayacak bir projen var mı?A: Makro ve çoklu projelerin karşısında duran, sorunlara mikro çözümler bulan bir girişimci-muhtar modeli yürütmeyi hedefliyorum. Bu nedenle çoklu hedef kitlelerin ihtiyaçlarını birleştirici projelerdense daha küçük ölçekli, özel ihtiyaçlara yönelik çözümler sunmayı amaçlıyorum. Ki zaten bunu da mahallelinin iştirakı olmadan yapamam. Bu nedenle başka bir yerden “benim projem bu” demeyi de doğru bulmuyorum, bu belediyeler seviyesinin işi.en onlara ihtiyaç ve sorunları tespit, çözüm yollarını ararken doğru adresleri sunabilirim. Bizim modelimizde zaten sorunlar ve daha kimsenin farkında bile olmadığı ihtiyaçlar işbirliğiyle çözülüyor.E:&nbsp;Muhtar seçilmesen de el atmayı düşündüğün bir konu ya da proje var mı?&nbsp;A:&nbsp;Bu mahalle için bir şeyler yapmak isteyen taraftayım ve bunu daha hızlandırmak, kolaylaştırmak ve etki alanını arttırmak adına muhtarlığa talibim. Muhtar olamadığım senaryo bu motivasyonumu kaybetmeme sebep olmayacak.

Müeyyedzade Mahallesi Muhtar Adayı Agah Uz, sahiplenmek istediği gri alanları, neden mikro ve makro arasındaki aracılık görevini üstlenmenin gerektiğini anlatıyor.

Muhtarlık nedir, ne değildir? Muhtar ne yapar, ne yapmaz?

<h3 dir="ltr" fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Tanışalım</h3>Adım <a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/paulosterlund/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Paul Benjamin Osterlund</a>. Arkadaşlarımın çoğu Benjamin’dense Paul’u tercih ediyor.&nbsp;Serbest gazeteci, yazar ve çevirmen olarak çalışıyorum. Eğer bu işleri yapmasaydım, İstanbul'un tarihine ve mimarisine olan tutkumu işe dönüştürmeyi ve rehberlik yapmayı düşünebilirdim.Konu İstanbul ve Türkiye olunca tam zamanlı öğrenci olma konusunda iyi olduğumu düşünüyorum. Tüm gelişmeleri takip ediyorum, gözüm kulağım hep açık.&nbsp;Yeni biriyle tanıştığımda, genellikle şu sıralar neyle ilgilendiğimden bahsediyorum. Bazen de ABD veya Türkiye hakkındaki doğru sanılan yanlışları anlatmaya çalışıyorum.Kurtuluş'ta yaşıyorum, buranın canlı ahalisi ve topluluk duygusu yaratıcılığımı besliyor. Ama ne olursa olsun kalbim en çok Beyoğlu için atıyor; tarihi, mimarisi, gece hayatı ve enerjisi yıllardır en büyük ilham kaynağım.Bir mahallenin ruhu benim için orada yaşayan insanların enerjisinden ve çeşitliliğinden geliyor. Örneğin Kurtuluş'ta her türlü insanın yaşaması, kozmopolit bir atmosfer yaratıyor.&nbsp;Her ihtiyacımı beş dakikalık bir yürüme mesafesinde bulabildiğim bir yerde evimde hissediyorum.Sadece bizim mahallenin yerlisi bilir; topiğin en iyisi Kurtuluş’tadır.<h3 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Ne var ne yok?&nbsp;</h3>Mahallede yeni bir Gürcü restoranı keşfettim. Burası türünün ilk ve tek örneği diyebilirim. Yemekleri de harika.Şu sıralar Peter Robb'un gazeteciliğini ve yemek yazarlığını konuşturduğu "A Death in Brazil" kitabını okuyorum. Brezilya'nın farklı şehirlerindeki deneyimlediği uzun ve yavaş yemekleri tarif ediş şekli okurken insanı hemen oraya ışınlıyor.Şu anda birkaç makale üzerinde çalışıyorum; biri etli çiğ köfte ile ilgili, diğeri ise biraz politik bir mesele üzerine.&nbsp;