<ul fr-original-style="padding-inline-start: 20px;" style="padding-inline-start: 20px; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; list-style-position: inside; box-sizing: border-box;"><li fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;"><br fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;"><img src="https://images.aposto.com/2022/3/2/1650387583230.png" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" ratio="1.51" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"><br fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Orijinali Cassette yani küçük sandık anlamına gelen kaset, Fransızca’dan İngilizce’ye geçmiş nadir kelimelerden. Kasetin çıkışı 1928’e kadar uzansa da ilk 1960’larda Philips tarafından geliştirildi ve 1964 yılında piyasaya çıktı. Ses kalitesi hiçbir zaman plak kadar iyi olmadı ancak 70’li yıllarda kolay taşınabilirliği ve taşıdığı müzik miktarının plaklara kıyasla daha yüksek olması sebebiyle popüler hale geldi. Bu dönemlerde hayatımıza “kaset doldurma” kavramı da girdi. Geri dönüşüm o günlerde hayatımızın bir gerçeği değildi ancak kasetler, tekrar doldurulabiliyor ve tekrar kullanabiliyordu. Kaseti kalemle sarmakta o dönemin en popüler aktivitelerinden biriydi. Özellikle 90’lar ve 2000’li yıllarda teknolojinin çok hızlı gelişmesi sonucunda hayatımıza CD’ler, CD çalarlar girdi. Kaset, CD ile hiçbir zaman mücadele edebilecek bir durumda olmadı ve teknolojik gelişmelerin derinliklerinde kaybolup gitti.</li></ul>

Kaset ile ilgili hikayeler